Anne ve Bebek Arasındaki Duygusal Bağ


anne ve bebek arasındaki duygusal bağ

Anne ve bebek arasındaki duygusal bağ bebek dünyaya gelmeden önce, anne karnında başlar. Bu süreçte bebek anneye karnındaki hareketleriyle, anne ise bebeğine sesiyle ve dokunuşuyla varlığını hissettirir. Hamilelik sürecinde başlayan bu bağ daha sonra doğumla birlikte farklı bir boyuta geçerek devam eder. Anne, bebeğin en yakınında olan ve dünyada etkileşimde bulunduğu ilk kişidir. Bu yüzden bebeğin üzerinde oldukça büyük bir etkisi vardır.

anne ve bebek arasındaki duygusal bağ

Anne ve bebek arasında kurulan güçlü ve duygusal bir bağ bebeğin sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkı sağlayacaktır. Anne ve bebek arasındaki duygusal bağ güçlü olduğunda bebek çevresine daha rahat bir şekilde uyum sağlayacaktır.

Bebek dünyaya geldiğinde fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayabilmek için annesine muhtaçtır. Beslenme, altının değişmesi, uyutulma gibi ihtiyaçlarının yanında bebek sevgiye ve şefkate de ihtiyaç duyar. Annenin bebeğine karşı sergilediği sıcak, ilgili ve şefkatli tutum aralarındaki bağın yaşamın ilk yıllarında güçlenmesini sağlar. Böylece anne bebeğin kendisine karşı güven duygusu oluşturabilmesini sağlar. Açlık, korunma, temizlik gibi fizyolojik ihtiyaçlar kadar bebeğin dokunulmaya, sevilmeye de ihtiyacı olduğu ve sağlıklı gelişim için bu ihtiyaçların anne tarafından karşılanması gerektiği unutulmamalıdır.

anne ve bebek arasındaki duygusal bağ

Anne ve Bebek Arasındaki Duygusal Bağı Güçlendirmenin Yolları

Anne ve bebek arasındaki duygusal bağ yaşam boyunca bebeğe eşlik edeceği için oldukça önemlidir ve annenin bu bağı güçlendirmek için başvurabileceği birtakım yollar vardır.

  • Öncelikle temas anne ve bebek arasındaki duygusal bağ için önem taşır. Ten teması bebeği kucağa alarak, dokunarak, okşayarak ve masaj yaparak gerçekleştirilebilir.
  • Bebeğin davranışlarına uygun tepkiler vermek duygusal bağın güçlenmesine katkı sağlar ve bebeğin anlaşılmış hissetmesine olanak sunar. Gülümseyen bir bebeğe gülümseyerek yaklaşmak, ağlayan bir bebeğe ise sakince, yatıştırarak tepki vermek uygun olacaktır. Kendisine karşı duyarlı olunan bir bebek değerli olduğunu hisseder.
  • Anne ve bebek arasındaki duygusal bağ için bebekle konuşmak da atılabilecek adımlardandır. Onunla konuşurken sakin ve yumuşak bir ses tonu kullanmaya özen gösterin.
  • Bebeğinizle göz teması kurun. Onunla göz teması kurmanız ona önemsendiğini ve kendisine zaman ayırıldığını düşündürür.
  • Bebeği emzirmek de kurulacak olan duygusal bağ için önemlidir. Emzirmek bebekler için sadece fiziksel bir ihtiyaç değildir. Onlar için ilgi ve sevgiyi de temsil eder. Bu yüzden fırsat buldukça bebeğinizi emzirin.

anne ve bebek arasındaki duygusal bağ

Anne ve Bebek Arasındaki Duygusal Bağın Bebeğe Yararları

Yaşamın ilk yıllarında annesiyle arasında sağlıklı bağ kuran bebekler ileride hayatının birçok alanında avantaj kazanır. Bebeğin zihinsel, bilişsel ve sosyal gelişimi desteklenir ve bu duygusal bağ sayesinde çevresine bakışı şekillenir.

Anne ve bebek arasındaki duygusal bağ sağlıklı bir şekilde kurulduğunda bebek yaşamında diğer ilişkilerini de sağlam bir şekilde kuruyor ve bu ilişkiler güven odaklı olabiliyor. Annesiyle duygusal bağ kurabilmiş olan bebekler gelecekte sosyal beceri bakımından kuramayanlara göre daha avantajlı oluyor. Empati kurma yetenekleri daha gelişmiş oluyor ve böylece çevresindeki insanların duygularını anlayabiliyorlar.

ütülemeden ütülü gibi

Zamanında sağlıklı bir şekilde kurulmuş olan anne ve bebek arasındaki duygusal bağ sayesinde güven duyguları geliştiği içinçevrelerini keşfetmekten çekinmiyorlar. Duygularını düzenleme konusunda iyi oluyor ve olumsuz duygularla daha rahat başa çıkabiliyorlar. Problem çözme becerileri olduğu için yaşam zorluklarıyla daha iyi mücadele edebiliyor ve stresle başa çıkmakta zorlanmıyorlar. Özgüvenleri yüksek oluyor. Annesiyle duygusal bağ kuramayan bebeklere göre daha iyimser olma eğilimi gösteriyorlar. Akademi ve iş hayatında daha başarılılar.

Bebeğin Güvenli/Güvensiz Bağlanması

Psikolojideki bağlanma teorisine göre güvenli, kaygılı ve kaçıngan olmak üzere üç tür bağlanma stili vardır. İdeal olan güvenli bağlanmadır ve bu bağlanma türlerinin kişiliğin oluşması üzerinde oldukça büyük bir etkisi vardır.

Annesi tarafından ihtiyaçları karşılanan, ilgi ve sevgi gören bir bebek güvenli bağlanma stiline sahip olur. Bebeklerle yapılan sözsüz iletişim güvenli bağın güçlenmesini sağlar. Annenin bebeğe sunduğu sıcak ve güvenilir bir ortam, bebeğiyle kurduğu sağlıklı iletişim, bebeğinin davranışlarına uygun tepkiler vermesi güvenli bağlanma için önemlidir. Güvenli bağlanan bebeklerde aynı zamanda anne ve bebek arasındaki duygusal bağ kurulmuştur.

ütülemeden ütülü gibi

Bu da bebeğin yaşamının ilerleyen süreçlerinde yaşamına ve kişiliğine olumlu etki sağlayacaktır. İhtiyaçları karşılanmayan, ilgilenilmeyen bir bebek ise anlaşılmadığını, değersiz olduğunu düşünür ve güvensiz bir bağ kurar. Bu durum da bebeğin yaşamının geri kalanında kuracağı ilişkilerde aynı şekilde düşünmesine sebep olacaktır.Öte yandan bu bağlanma türünde bebeğin bilişsel ve duygusal gelişimi olumsuz etkilenecektir. Bu tür bir bağlanmada anne ve bebek arasındaki duygusal bağ sağlıklı bir şekilde kurulamamıştır.


Pemmbe

Pemmbe.com 2015 yılından bu yana yayında olan moda, güzellik, sağlıklı yaşam, aile, çocuk, kültür-sanat, eğlence, ilişkiler, kariyer gibi kadınları ilgilendiren konular yer alıyor.